Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkiler uzun yıllardır gergin, geçmişte defalarca silahlı çatışmalar yaşandı. Dünya topluluğu bu sefer de ciddi bir çarpışmayı dışlamıyor.
22 Haziran 2012'de Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan, bir gün önce radar ekranlarından kaybolan bir RF-4E keşif uçağının uluslararası hava sahasında vurulduğunu söyledi. Suriye sınırında bulunan Hatay ili yakınlarındaki Akdeniz hava sahasında kalkıştan 1.5 saat sonra radardan kayboldu.
23 Haziran 2012'de Türkiye Başbakanlığı, savaşçının Suriye silahlı kuvvetleri tarafından vurulduğunu duyurdu. Suriye tarafı, bir Türk savaş uçağının Suriye hava sahasını işgal ettiğini, ancak uçağın kasıtlı olarak değil, egemenliği korumaya yönelik eylemler sonucunda düşürüldüğünü söyledi.
Ancak Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na göre, Suriye tarafı Türk uçağının yaklaşmakta olan test uçuşunu biliyordu. Basında çıkan haberlere göre, arama kurtarma operasyonlarından herhangi bir sonuç çıkmadı ve düşen uçağın pilotları bulunamadı, ancak bundan kısa bir süre önce medya her iki pilotun da canlı bulunduğunu bildirdi.
Sonuç olarak, Şam ile Ankara arasındaki ilişkiler karmaşıklaştı ve NATO ve AB kenara çekilemedi. Avrupa Birliği, Suriye'yi olayı kapsamlı bir şekilde soruşturmaya çağırdı. NATO zaten Suriye ordusunun eylemlerini kınadı. Ankara tazminat ve özür talep etti. Türkiye, BM Güvenlik Konseyi'ne hitaben yaptığı konuşmada Suriye ordusunun eylemlerini bölge barışına yönelik bir tehdit olarak değerlendirdi. Ayrıca Suriye'ye karşı mevcut Suriye cumhurbaşkanının görevden ayrılmasına katkıda bulunabilecek ekonomik ve diğer yaptırımlar hazırladı.
Basında çıkan haberlere göre, Türkiye Suriye ile sınır bölgelerine ek birlikler gönderdi: topçu ve tank birimleri, uçaksavar füze sistemlerinin pilleri. Belirtilen amaç, olası sınır ihlallerini önlemektir.
Türk gazetelerindeki manşetler, ABD'nin ayrıca Stinger uçaksavar füze sistemlerinin pillerini Suriye'ye gönderdiğini ve askeri helikopterlerin Suriye sınırına yakın durduğunu bildiriyor. Hürriyet Daily gazetesi köşe yazarı Nihat Ali Özcan, Türkiye'nin Suriye'ye karşı savaşının çoktan başladığına inanıyor. Şimdiye kadar bu, rejimin altını oymayı ve ülkenin moralini bozmayı amaçlayan bir bilgi ve psikolojik savaştır.
Ancak, Türk makamlarının güvencelerine göre, açık bir çatışmaya girmeyecekler ve sınır bölgelerine yalnızca savunma amaçlı askeri teçhizat yerleştiriyorlar.